Ansızın belirip hayatın rutin akışını negatif yönde etkileyen rahatsızlıklardan biridir ishal. Çoğu zaman ishali ne geçirir diye çareler ararken randevularımızı iptal etmiş, iş motivasyonumuzu çoktan kaybetmiş oluruz. Bu hastalık kapıyı çaldığında yarattığı olumsuzluğun yanında bir de ölümcül etkisi vardır.
Yetişkinler de ishali ne geçirir diye araştırırlar, çocuklar da, aynı şekilde yaşlılar da. Fakat bu rahatsızlığın etkisi yaşa ve sahip olunan kronik hastalıklara göre değişkenlik gösterir. Yetişkinlerde ishal, önceden ayarlanan planların suya düşmesi veya günün tuvalet ile ofis arasında geçmesi anlamına gelirken ihtiyarlık basamaklarını tırmanan kişilerde veya kalp krizi riski taşıyan orta yaşlı bireylerde ani ölüm ihtimalini gündeme getiren bir hastalıktır. İnsan hiç ishalden ölür mü demeyin. Yaşın ilerlemesi ile vücuttaki su oranı giderek azalır. Bebek be çocuklarda yüzde yetmişli rakamlarda olan vücuttaki su oranı orta yaşlı kesimde yüzde altmışlı rakamlara, daha sonraları ise yüzde altmışların da altına düşer.
Vücuttaki suyun yaşa bağlı olarak azalmasının yanında yaşa bağlı olarak ortaya çıkan başka olumsuzluklar da vardır. Damarların yaşlanması, sertleşmesi, tıkanmaya başlaması, organların performanslarının düşmesi bunlardan birkaçıdır.
Sağlıklı ve yetişkin bir birey için ishal sadece can sıkan bir durum iken yukarıda saydığım olumsuzlukları taşıyan insanlar için ishal her seferinde kalp krizini tetikleyen bir ölüm silahıdır. Başta belirttiğim gibi ishalden ölen pek kimse yoktur ama ishalin yarattığı susuzluğun tetiklediği kalp krizi nedeniyle yaşamını yitirenler mutlaka vardır. Bu nedenle yaşlılıkta veya düzenli ilaç kullananlarda ishal kendi başına bırakılacak bir olay değildir. Bazı hastalıklar için idrar söktürücü yan etkiye sahip ilaçları sürekli kullananlar da ishali ciddiye almalıdırlar.
Artık çok gerilerde kaldı zannedilse de bebeklerde ishal gayet ciddi bir durumdur ve dünyada bebek ölüm nedenleri arasında 2. sırada bulunmaktadır. Bu nedenle bebeklerde ishali ne geçirir diye araştırma yapan kişiler en doğrusunu yapmaktadırlar.
İshal Belirtileri Nelerdir ?
Çoğu hastalığa göre tespiti en kolay rahatsızlık ishaldir. Bununla birlikte iş başa düştüğünde ishal mi değil mi ayıramadığımız durumlar olabilir. Bebeklerinin ishal olup olmadığını kestirmeyen yeni anne-babalar bu türden tereddütler yaşayabilirler.
Bebekler yetişkinlere nazaran daha sık dışkı yaparlar ve dışkıları daha yumuşaktır. Yeni doğan bebeklerin emdiği sütü geri çıkardığı da görülür. Tüm bunlar ebeveynin “Bebeğim ishal mi?” şeklinde tereddüt yaşamasına sebep olur.
Bir bebeğin ishal olduğunu söyleyebilmek için bu belirtilerden fazlasına ihtiyaç vardır. Öncelikle sık dışkılamanın bir süre, en azından bir gün devam etmesi ve bebeğin huzursuz olması gerekir ki ishalden şüphe edilebilsin. Bebekte sık dışkılama ile birlikte ateş yükselmesi, halsizlik ve bıngıldağın çökmesine sebebiyet verecek derecede susuzluk var ise bebek ishaldir ve bu durum doktor tedavisi gerektirebilir.
Yetişkin bireyler ise ishal olduklarını sık sık tuvalete gitme ihtiyacı hissettikleri zaman kolayca anlayabilirler. Her tuvalete gidildiğinde dışkının kıvamı giderek sıvılaşır. İshal ile birlikte karın ağrısı ve gaz şikayetleri de görülebilir.
Viral enfeksiyon bazlı ishallerde ateş çıkması, yatağa düşürecek derecede halsizlik görülebilir.
İshal üç ana sebepten meydana gelir. Bunlardan en kolay üstesinden gelinebilecek olanı enfeksiyona bağlı olarak gelişmeyen, vücutta bazı maddelerin atılması gerektiğinde oluşan ishaldir. Örneğin meyveyi fazla kaçırınca, yağlı kuruyemişleri fazlaca tüketince veya suları klorlayınca yaşanan ishaller buna örnek verilebilir.
C vitamininin faydası herkesçe bilinmektedir. Bununla birlikte vücuda gereğinden fazla C vitamini alınması halinde, bağırsaklardan besinler hızlıca atılır. Dut, erik, armut, kayısı, kavun gibi meyveleri fazla yiyince ishal olur. Bu tip ishaller basit ishallerdir ve karın ağrısı, ateş gibi şikayetlere yol açmazlar. C vitamini alımı durunca da bir süre sonra da kendiliğinden geçer. Mikrobik olmadığı için kolay ve ek tedaviye ihtiyaç duymadan bu tip ishaller geçirilebilir.
Mikrobik ishaller ise daha can sıkıcıdır. Gastroenterit denilen bağırsak iltihapları nedeniyle oluşurlar. Önceki yazılarımda ishale neden olan virüsler hakkında detaylı bilgi vermiştim, bu nedenle fazla detaya girmeyeceğim. Normalde bağırsaklarımızda bizimle simbiyotik ilişki içerisinde olan bakteriler vardır. Biz bu bakterilerle yediğimiz besinleri paylaşırız. Kulağa bakteriler bizden otlanıyor gibi gelse de bizim de onlardan beklentilerimiz vardır. Çünkü bazı besinler sadece bakteriler yardımı ile parçalanabilir. Eğer bağırsaklarımızda hiç bakteri olmasaydı bazı yiyecekleri sindiremez, bazıları da alerji etkisi yapardı. Sindirim sisteminde yeterli bakteri bulunmadığı için emdiği sütü hazmedemeyen bebeklerin yaşadığı laktoz alerjisi bağırsak bakterilerinin faydalarına en iyi örnektir. Bağırsaklarımızda bize fayda sağlayan çok çeşit bakteri bulunduğu gibi, sadece besinlere değil içinde bulunduğu ortama da saldırarak beslenmeye çalışan zararlı bakteriler ve virüsler vardır. Bunlar normal zamanlarda vücudun bağışıklık sistemi tarafından kontrol altında tutulur ve çoğalmasına izin verilmez. Bağışıklık sistemi zayıflarsa veya ortama bağışıklık sistemimizin tanımadığı yeni ve baskın mikroplar dahil olursa zararlı mikroplar sindirim sisteminde, özellikle de bağırsaklarda enfeksiyonlara neden olurlar. Bazı mevsimlerde yaşanan virüs salgınları, bozulmuş gıdalardaki zararlı virüs ve bakteriler, hijyen koşullarına riayet edilmeyen mekanlarda yemek yemek, midye, kokoreç gibi seyyar satıcılardan gıda almak gibi sebeplerle mikrobik ishaller başlayabilir. Bu tür ishaller ilk saydığıma göre daha etkili ve daha uzun sürer.
Üçüncü tip ishaller ise bir hastalığın yan etkisi olarak ortaya çıkar. Bu tip ishaller nadir görülür ama sonuçları kestirilemeyeceği için tehlikeli sayılabilir.
Şiddetli karın ağrısı, mide krampları, gaitada kan, köpüklü dışkı, uzun süre geçmeyen ishal ve yüksek ateşle seyreden ishalde doktor tedavisi gerekir.
İshali ne geçirir?
İlk tip ishaller herhangi bir tedaviye ihtiyaç duymadan sırf dengeli beslenme ile kendiliğinden geçer. Meyve olarak kayısı yerine şeftali, beyaz dut yerine kara dut yerseniz, yavaş yavaş dışkı daha set bir kıvam almaya başlar. Mercimek çorbası veya yağlı çorbalar yerine yağsız, yoğurtlu çorbalar, pirinçli çorbalar tüketilmelidir. Patates ve muz hızlı sıvı çıkışını azaltarak dışkıyı nispeten katılaştırır. Böylece daha az tuvalete gitmiş olursunuz. Patates püresi ve yağsız pirinç lapası ishal olanlar için ideal gıdalardır.
Mikrobik ishallerde ise bu saydıklarımı yapmakla beraber daha fazlasına ihtiyaç vardır. Şiddetli sıvı çıkışını bir an önce telafi etmek gerekir. Kaybolan sıvıyı telafi etmek için maden suyu, normal su, bitki çayları, çorbalar bolca içilmelidir. Annesini emen bebekler daha sık emzirilmeli ve altları sık sık değiştirilmelidir. Bebeklerde ishali ne geçirir diyen annelere önemli olan sıvı akışını kesmek değil, ishalin yarattığı susuzluğu telafi etmek olduğunu söyleyebilirim. Bunun için şeker, su ve tuzdan hazırlanan karışım her dışkı yaptıkça verilmelidir. Yetişkinlerde ishal için kullanılan formüller, bitkisel bile olsa bebeklerde denenmemelidir.
Çoğu çocuk ishali gittiği okulda veya kreşte kapar. Çocukların tuvalet temizliği konusunda becerilerinin yetersiz olmalı ishal salgınının bu tür yerlerde hızla yayılmasına yol açar. Bu yüzden ishali ne geçirir sorusunun cevabını sadece yemekte içmekte değil hijyende de aramak gerekir. Temizliğe dikkat etmek çocukların ishalini daha kolay atlatmalarını sağlar.
Mikrobik ishallere yol açan bir başka faktör ise stres, kaygı ve üzüntüye bağlı bağışıklık sisteminde zayıflıktır. Sınav, iş görüşmesi, evlilik teklifi öncesi, dava duruşması öncesi meydana geliveren ishaller buna örnektir. Böyle durumlarda mental rahatlama ishali daha kolay geçirmeyi sağlar.
İshal nedenlerinden üçüncüsü ise bir başka hastalığın veya bağırsaktaki parazitlere bağlı ishaldir.Eğer ishalken şiddetli karın ağrısı, şiddetli halsizlik, dışkıda kan görülürse ishali ne geçirir diye yiyecek içecek aramak yerine doğruca bir sağlık kurumunun yolunu tutmak gerekir.
İshali kesen yiyecekler
Muz,şeftali,karadut: Bu meyveler ishali şıp diye kesmez ama kesilmesine katkıda bulunur.
Haşlanmış patates, yağsız pirinç pilavı, yoğurt, ayran, yağsız çorbalar, madensuyu : İshalken menüler bu besinlerden oluşmalıdır. İshali direk kesmez ama bağırsak sağlığı için gereklidir.
İğde, sarı leblebi: Etkili ishal kesicilerdir. Denerseniz etkisini görürsünüz.
Koyu Türk Kahvesi, koyu çay: İshali ne keser sorusuna verilecek en doğru cevap bunlardır. Denenmiş ve sonuç alınmış en etkili yöntemlerdir. Türk kahvesine limon sıkıp içmek kısa sürede etki eder.
Bunların yanında kola da ishali keser. Fakat kahve daha etkilidir.
İshalken yenilmesi içilmesi yasak şeyler
İshalken şekerli ve yağlı besinler ishalin şiddetini artırırlar. Çikolata, kuruyemiş, yağlı yemekler, süt, kızartmalar ve yağlı et ishalken yenilmemesi gereken besinlerdir.